2023 TÜRKİYESİNE SAĞLAM ADIMLARLA YÜRÜYORUZ
(09.11.2017 . 17:18:21) (Okuma: 2169)
İstanbul Ticaret Borsası Başkanı Ali Kopuz, Borsanın Kasım ayı Meclis toplantısında yaptığı konuşmada güncel ekonomik ve siyasi gelişmeleri değerlendirdi.
Türkiye’yi 2023 hedeflerine taşıyacak yatırımların birer birer hayata geçtiğini vurgulayan Başkan Ali Kopuz, Kars Tiflis Bakü demiryolunun da bu önemli yatırımlardan biri olduğunu söyledi. Kopuz şöyle konuştu: “Geçtiğimiz hafta “Kars Tiflis Bakü” demiryolu hattı devreye girdi. Bu yeni hat, ekonomik ve uluslararası ilişkiler açısından bölgeye yeni bir dinamizm katacak. Bu sayede ticari mallar, artık küresel bir güç olan Çin’den Avrupa Birliği ülkelerine kadar kesintisiz ulaşabilecek. Bu demiryolu hattının açılması ve TANAP'ın yakında tamamlanacak olması, Türkiye ekonomisine önemli katkılar yapacaktır.”
Bir diğer önemli projenin de Türk akımı olduğunu belirten İstanbul Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kopuz, “Çok önemsediğim Türk Akımı projesinde boru hattı döşeme çalışmaları son süratle ilerliyor. Boru hattı, artık Türkiye Münhasır Ekonomik Bölgesi’ne giriş yapmış durumda. Bu hattın bir kısmından gelecek doğalgaz ülkemizde kullanılacak. Diğer hat Türkiye’den Avrupa’ya doğru gidecek. Böylece, Türkiye enerji alanında stratejik bir konumda olacak” dedi.
Yüzde 100 Yerli Otomobil
En az enerji alanındaki yapılan çalışmalar kadar stratejik bir diğer yatırımın da yerli otomobil olduğuna dikkat çeken İSTİB Başkanı Ali Kopuz, şunları söyledi:
“Hatırlayacaksınız Sayın Cumhurbaşkanımız TOBB Genel Kurulunda yerli otomobil çağrısı yapmıştı. "Gelin şu yüzde 100 yerli üretim olan otomobilimizi TOBB camiası içerisinden çıkartalım" demişti. Bu çağrıya kulak vererek iş adamlarımız bir araya geldiler. Bu birliktelikte, TOBB Başkanımız Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu’nun gayretleri büyüktür. Bu projenin tarafları ile geçen hafta Ankara’da bir protokol imzalandı. İnşallah 2021 yılına kadar ülkemizde yerli otomobil üretimi sağlanmış olacak.”
Türkiye Ekonomisi Güçlü Seyrediyor
Son dönemde açıklanan verilerin iktisadi faaliyetlerimizin güçlü seyrettiğine işaret ettiğini gösterdiğini belirten Ali Kopuz, “Dün açıklanan verilere göre, Sanayi üretimi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 10,4 artarken, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 10 arttı. İç talepteki iyileşme devam ederken, dış talebin ihracat üzerindeki olumlu etkisi sürüyor.
Nitekim ihracatımız ekim ayında yüzde 15,6 artarak 13,5 milyar dolar oldu. İhracatta son 10 yılın rekorunu kırdık. Son 12 aylık ihracatımız, yüzde 10,7'lik artışla an itibarıyla 154,2 milyar dolara ulaşmış oldu. Böylece orta vadeli programdaki yıllık ihracat hedefini de şimdiden yakalamış olduk.
Bu arada zeytin ve zeytinyağı sektörümüzün temsilcilerini de tebrik etmek istiyorum. Biliyorsunuz bu sene zeytin rekoltemiz gayet iyi. Zeytinyağı ihracatımız ise rekor kırmış durumda. Geçen seneye nazaran yüzde 250’lere varan artış var. Tabii satılan zeytinyağının büyük kısmı dökme ürün. İnşallah önümüzdeki dönemde kendi markalarımız ile ürettiğimiz zeytinyağlarının ihracatını artırabiliriz. Katma değeri yüksek ürünlerin ihracatındaki artış ülkemiz için çok önemli” dedi.
Enflasyon Seviyesi Risk Oluşturuyor
Tüm bu verilere rağmen enflasyonun bulunduğu yüksek seviyenin ekonomimiz için halen risk oluşturduğunu vurgulayan Başkan Ali Kopuz şunları söyledi: “TÜFE ekim ayında yüzde 2,08 oranında arttı. Yıllık enflasyon yüzde 11,9 oldu. Bizi de yakından ilgilendiren gıda yıllık enflasyonu, işlenmiş gıda fiyatlarının artışı ile yükseldi. Bu oranlar elbette fazla. Ancak son 14 yılın Ekim ayının ortalamasını aldığınızda, zaten yüzde 1.91 civarında bir artış görülüyor. Tüm olumsuzluklara rağmen beklentilerden aşırı bir sapma yok.
Petrol ve diğer girdi fiyatları, döviz kurundaki malum yükselişler ile enerji fiyatları son aylardaki yüksek artış eğilimini sürdürdü. Bu ay genel enflasyona büyük etkisi olan kalemler bunlar değildi.
Genel enflasyonun; döviz kuru, temel mal grubu enflasyonu ve beyaz eşya ile mobilya sektöründeki geçici vergi indirimlerinin süresinin bitmesi nedeniyle yükseldiğini unutmayalım.
Bu tabloda enflasyonun yükselmesi olağandır. Bu durum, doğal olarak hafta içinde Merkez Bankası’nın 2017 yılı enflasyon tahminini yüzde 8,7'den yüzde 9,8'e çıkartmasına neden oldu.
Ancak bakıyorsunuz bunu öngöremeyenler sanki Ekim ayında ilk kez böyle bir oran görüyormuş gibi feryadı bastılar. Biraz sabırlı olmak ve ekonomiyi daha doğru şekilde analiz etmek gerekir.
İş dünyası olarak bizim, sene sonuna kadar bu rakamın daha yukarıya çıkmaması için alınan önlemlere odaklanmamız gerekiyor.
Bu işi çözmek istiyorsak ithalata değil, yerli kaynaklara yönelmemiz şarttır. Örneğin sadece Petrol fiyatları, Ocak 2016'dan bu yana yüzde 80'in üzerinde arttı.
İthalata bağımlılıktan kurtulamazsak, her kur dalgalanması üretici maliyetlerine yansır. Ardından firmalar da bunu tüketiciye yansıtır ve enflasyon artar.
Az evvel saydığım enerji yatırımlarına ve yerli otomobil girişimine de bu gözle bakmak gerekir.
Bu girişimler ile dış girdilerin azalacağına inanıyorum.
Yurtdışı borçlanmasından uzak durarak, yurtiçi tasarrufları artırmalı ve kredi faiz oranlarını düşürmeliyiz. Yerli kaynak kullanımını artırmak, fiyat istikrarını da getirecektir.”
Türkiye Ürün İhtisas Borsası İstişareleri
Geçtiğimiz hafta Ankara’da Türkiye Ürün İhtisas Borsası için bir istişare toplantısı gerçekleştirildiğini hatırlatan Ali Kopuz, “Meclis Başkanımız ve Genel Sekreterimiz, Borsamızı temsilen bu çalışmaya iştirak ettiler. Toplantıda yılsonuna kadar Ürün İhtisas Borsası’nın kuruluş işlemlerinin tamamlanmasına karar verildi.
100 Milyon TL Sermaye ile kurulacak olan Türkiye Ürün İhtisas Borsası’nın toplam 41 ortağı var. TOBB ve bağlı borsalar olarak şirket sermayesinin yüzde 51’ine sahip olacağız.
Biliyorsunuz bu konu daha önce meclisimizde müzakere edilmişti. Biz 2 milyon TL sermaye koymaya karar vermiştik. Ancak Bakanlık ile yapılan çalışmalar sonucunda borsaların her birinin en çok alabileceği hisse 1 milyon 800 bin olarak belirlendi. Bu nedenle bu hususu da sizlerin onayına tekrar sunuyoruz.
İstanbul Ticaret Borsası olarak ülkemize fayda sağlayacak her konuda, elimizi taşın altına koymaktan asla çekinmeyeceğimizi her platformda ifade ediyoruz. Ürün ihtisas borsasına da en fazla sermaye koyan kurumlardan biriyiz.
Bu borsanın kurulması ile birlikte, ülke çapındaki 38 lisanslı depoda muhafaza edilen ürünlere ait ürün senetleri işlem görecek. Şu anda faal depoların kapasitesi yaklaşık 1 milyon 676 bin 200 ton. Bu depolarda hububat, pamuk, zeytin ve fındık ürünleri bulunuyor. Kuruluş İzni Verilen Toplam Lisanslı depo sayısı ise 98’e ulaşmış durumda. Bu 98 depo açıldığında 8.8 milyon ton kapasiteye ulaşmış olacağız.
Kısaca ifade etmek gerekirse, ülkemizin tarımsal ürünleri inşallah burada işlem görecek ve değerini bulacak. Hem üreticiye hem tüccara hem de sanayiciye faydalı bir sistem. Şimdiden hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.