İstanbul Ticaret Borsası

               

  • HABERLER
  • BAŞKAN KOPUZ, TÜRK ODALAR BİRLİĞİ İLK GENEL KURULUNDA
Başvuru Yapan: Gerçek Kişi

4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu gereğince istediğim bilgi veya belgeler aşağıda belirtilmiştir. Gereğini arz ederim.


T.C. Kimlik No (*)

:     


Ad Soyad (*)

:     


E-Posta (*)

:     


Telefon (*)

:     


Faks (*)

:     


Geri Dönüş Tercihiniz

:    


Adres (*)

:     



İstenilen Bilgi / Belge (*)

:     


(*) Zorunlu alanların doldurulması gerekmektedir.

Başvuru Yapan: Tüzel Kişi

4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu gereğince istediğim bilgi veya belgeler aşağıda belirtilmiştir. Gereğini arz ederim.


T.C. Kimlik No (*)

:     


Ad Soyad (*)

:     


E-Posta (*)

:     


Telefon (*)

:     


Faks (*)

:     


Geri Dönüş Tercihiniz

:    


Adres (*)

:     



İstenilen Bilgi / Belge (*)

:     


(*) Zorunlu alanların doldurulması gerekmektedir.



    BAŞKAN KOPUZ, TÜRK ODALAR BİRLİĞİ İLK GENEL KURULUNDA
    (31.07.2019 . 17:29:41) (Okuma: 779)

    Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgız Cumhuriyeti, Türkmenistan ve Özbekistan arasındaki karşılıklı ticaret ve yatırım ilişkilerinin gelişmesine destek olmak amacıyla kurulan, Türk Ticaret ve Sanayi Odası / Türk Odalar Birliği 1. Genel Kurulu; Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) ev sahipliğinde, Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi (Türk Keneşi) işbirliğinde İstanbul’da gerçekleştirildi. ​

     

    TOBB Başkan Yarıdımcısı ve İSTİB Başkanı Ali Kopuz’unda katıldığı genel kurulun açılışında, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Türk Keneşi Genel Sekreteri Baghdad Amreyev, Azerbaycan İşverenler Konfederasyonu Başkanı Mammad Musayev, Kazakistan Ulusal Girişimciler Odası Başkanı Ablay Myrzahhmetov ve Kırgız Cumhuriyeti Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Marat Sharshekeev birer konuşma yaptı.

     

    TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu konuşmasında Türk Ticaret ve Sanayi Odası’nın kurulma sürecini anlatarak, “17 Kasım 2006’da, Zat-ı devletleri, Nursultan Nazarbayev, Antalya’daki Türk Dili Konuşan Ülkeler Zirvesinde bize bir görev tevdi etmiş ve şöyle demişti; ‘Ülkelerimizin işadamları arasındaki yakın işbirliğini sistemli bir hale getirmek görevimizdir. Bu çalışmayı, TOBB’un, Türk dili konuşan ülkelerin ticaret ve sanayi odalarıyla birlikte ele alması yararlı olacaktır’. Çok şükür, bu büyük projeyi gerçekleştirdik” dedi.

     

    Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi (Türk Keneşi) bünyesinde, Türk TSO kuruluş tüzüğünü Mayıs ayında imzaladıklarını anımsatan Hisarcıklıoğlu, “Birliğimiz ile birlikte, Azerbaycan İşverenler Konfederasyonu, Kazakistan Ulusal Girişimciler Odası,  Kırgız Cumhuriyeti TSO, Oda’nın ilk üyeleri. Onların da başkanları bugün bizimle. Türkmenistan ve Özbekistan ise henüz üye olmadı. Ama çok yakın bir zamanda onları da üye olarak göreceğiz inşallah. Özbekistan bugün aramızda. Zaten imzalamış olduğumuz Tüzüğü, Türkmen ve Özbek Odalarının katılımına açık olacak şekilde hazırladık. Böylece ilk fazda; Türk TSO; Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkiye ve Türkmenistan’dan oluşacak. Sonra daha başka katılımlar da olabilir” şeklinde konuştu.

     

    Hisarcıklıoğlu, bu 6 ülkenin 1,1 trilyon dolarlık bir ekonomik büyüklük ve 160 milyonluk bir nüfus demek olduğunu söyledi. 

     

    Türk Ticaret ve Sanayi Odası’nın ilk Genel Kurulunu yaparak faaliyete geçeceğini belirten Hisarcıklıoğlu, Oda’nın daimi sekretaryasının TOBB İstanbul Hizmet Binasında olacağını, TOBB olarak, ofis ve personel konusunda her türlü desteği sağlayacaklarını ifade etti.

     

    -“Deneyimlerimizi paylaşmaya hazırız”

     

    İşbirliğini daha sağlam temellere oturtacak ve daha kurumsal hale getireceklerini vurgulayan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, “Buna ihtiyacımız var. Zira kalkınma ve zenginleşme için, özel sektörün gelişmesi şart. Güçlü özel sektör için de, güçlü bir oda sisteminin varlığı gerekir. Türkiye, güçlü bir Oda sisteminin özel sektörü nasıl destekleyip geliştirdiğine dair çok güzel bir örnektir. Biz, bu yönde destek vermeye, deneyimlerimizi paylaşmaya hazırız” dedi.

     

    Hisarcıklıoğlu, Kazak-ATEMEKEN, Kırgız, Türkmen, Özbek Odaları ile birlikte, ikili olarak, Ticaret ve Sanayi Oda Forumlarını (ortak Palataları) kurduklarını ve tecrübelerini buralarda da paylaşmaya devam edeceklerini söyledi. 

     

    Halkları zengin kılmanın tek yolu girişimcilik

     

    Doğal kaynaklara sahip olmanın kalkınma için artık yeteli olmadığına dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, “Bu gerçeği artık hemen her ülke görüyor ve petrol/doğalgaz dışı alanlar daha fazla öne çıkarılıyor. Bizler de, ekonomik yapımızı çeşitlendirmeli ve gelişmeliyiz. Bunun için, sanayi ve ticarete yönelerek, girişimciliği güçlendirmeliyiz. Ülkelerimizi, halklarımızı, daha zengin kılmanın tek yolu budur” dedi.

     

    Bu süreçte ilk olarak ticaret hacmini artırmak gerektiğine vurgu yapan Hisarcıklıoğlu şunları kaydetti: “Ticarette önemli konulardan biri gümrük geçişleri. Bizim coğrafyamızda, kara gümrük kapılarının önemi büyük. Tarihi İpekyolu üzerinde oturuyoruz. TOBB olarak, bunları yenileme ve işletme konusunda, büyük tecrübemiz ve başarımız var. Devletimize tek kuruş harcatmadan, Türkiye’nin en büyük 10 kara gümrük kapısını yeniledik. Yaptığımız projeler, Birleşmiş Milletler tarafından da başarı hikâyesi olarak kabul edildi ve dünyaya örnek gösterildi. Bu konudaki tecrübemizi sizlere aktarmaya hazırız.

     

    Türkiye olarak, önem verdiğimiz bir diğer konu girişimcilik. Girişimcileri artırmak ve özel sektörü geliştirmek suretiyle, 2 alanda küresel bir başarıya imza attık. Turizmde son 30 yılda, büyük ilerleme gösterdik. Dünyanın ilk 6 turizm destinasyonu arasına girdik. Yurtdışı müteahhitlik sektöründe, dünyada 2. sıraya yükseldik. Müteahhitlerimiz bugüne kadar 108 ülkede, 400 milyar dolarlık projeyi başarıyla üstlendiler. Dünya markası haline geldiler. Küresel ekonomiye entegre olmanın, uluslararası ticarete ve küresel rekabete açılmanın, ne kadar önemli olduğunu gördük.

     

    1980’de Özal, reformlarıyla ülkeyi dışa açarken, iş dünyası olarak sürece destek verdik. 1990’ların ortasında AB ile Gümrük Birliği’ne girerken, Avrupalı şirketlerle rekabetten kaçmadık. Bu sayede, otomotivden, beyaz eşyaya kadar birçok sektörde Avrupa’nın en önemli tedarikçisi arasında girdik. 2002’den sonra, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde yapısal reformları cesurca hayata geçirdik. Sonuçta 2009’daki küresel krizden en hızlı çıkan ülkelerden biri olduk. Son 20 senede, ülkemize gelen uluslararası sermaye 210 milyar doları aştı”.

     

    Ticaret, en büyük barış ve refah kaynağı

     

    Hisarcıklıoğlu, 2 büyük dünya savaşı sonrası harabeye dönen Avrupa ülkelerinin kendi aralarında ekonomik birlik kurarak, aralarındaki ticareti geliştirdiklerini ve hep birlikte büyüdüklerini ve zenginleştiklerini anımsattı.

     

    Ticaretin, en büyük barış ve refah kaynağı olduğuna dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, “Biz de önce, ülkelerimiz arasındaki ticari engelleri kaldırmalı, birbirimizle ticareti artırmalıyız. AB benzeri bir başarı hikâyesini, biz de yazmalıyız. Türk İş Konseyini ve Türk TSO’nı, bu hedefe ulaşmamızı sağlayacak, stratejik önemde adımlar olarak görüyorum. Böylece, aramızdaki dayanışma daha da artacak ve yeni işbirliği imkânları gelişecektir. İnanıyorum ki, el ele verirsek, hükümetlerimiz ve iş dünyası birlikte çalışırsa, yeni başarı hikâyelerini, Türk dünyası da yazacaktır” dedi.

     

    Toplantıya İstanbul Ticaret Borsası Meclis Üyesi Şemsettin Memiş de katıldı.

     

     





Etkinlik Takvimi
İstek, öneri, memnuniyet ve şikayetlerinizi belirtiniz.
 
       
Sektörel Sorun ve Çözüm Önerileri
       



Dijital Tarım Pazarı'na (DİTAP) nasıl üye olunur?