CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ, TÜRKİYE’NİN 100 YILDIR BEKLEDİĞİ İTİCİ RÜZGÂRDIR
(09.02.2017 . 17:30:22) (Okuma: 2318)
İstanbul Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kopuz, Şubat ayı Meclis toplantısında yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanlığı Sisteminin, iş dünyasının yıllardır talep ettiği yapısal reformların en önemlisi olduğunu belirterek, “Ben Ali Kopuz olarak, üstüne basa basa Cumhurbaşkanlığı sistemine “Evet” diyorum” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Sistemine Evet
İş dünyası olarak yıllardır yapısal reform taleplerinin olduğunu belirten İSTİB Başkanı Ali Kopuz, Yapısal Reformun, ‘devlet ve ekonomi mekanizmasının daha verimli çalışabilmesi ve şoklara karşı daha dayanıklı hale getirilebilmesi için yeniden yapılandırılması, yeniden dizayn edilmesi olduğunu’ hatırlatarak, “Ama bugün farklı bir durum var ülkemiz için en önemli olarak gördüğüm yapısal reformu bizzat halk olarak bizzat bizim önümüze gelecek bizlerin oylarına sunulacak. Bu süreçte toplumda kutuplaştırıcı ve ayrıştırıcı dilden uzak olmalıyız. Hiç kimse evet diyor diye suçlanamaz, hayır diyor diye de suçlanamaz.Benim bu konudaki duruşum ve tavrım her zaman net olmuştur. Daha önce ülkemizin menfaati için bu sisteme geçilmekte geç kalınmaması gerektiğini ve Türkiye’nin geç kalırsa kaybedecek çok şeyi olduğunu söylemiştim. Ben Ali Kopuz olarak, üstüne basa basa Cumhurbaşkanlığı sistemine “Evet” diyorum” dedi.
Ülkemizde 1900’lü yıllardan beri “padişah-sadrazam”, “cumhurbaşkanı-başbakan” çekişmesi yaşandığını söyleyen Kopuz, “Resmî adı “Cumhurbaşkanlığı Sistemi” olan başkanlık sistemi ile birlikte, Türkiye, yeni bir yöne doğru yol almanın hazırlığı içinde. Cumhurbaşkanlığı sistemi, Türkiye’nin tam 100 yıldır beklediği itici rüzgârdır.
Biliyorsunuz ben Karadenizliyim. Deniz ile haşır neşir olan bizler rüzgarın ne kadar önemli olduğunu iyi biliriz. Türkiye, bir asrı aşkın bir zamandır, rüzgârdan mahrum kalmış bir gemi gibi bekliyordu. Ne bir adım ileri gidebiliyor, ne de yeni rotalar çizebiliyordu.
Adnan Menderes, Turgut Özal gibi liderlerin döneminde ortaya çıkan “esintiler”in ise yelken ile buluşmasına izin verilmedi.
Son anayasa değişikliği ile Türkiye, hem uygun rüzgârı, hem de yıllardır beklenen buluşmayı tesis edecek vasatı yakalamıştır.
Yıllarca iş dünyasının nabzını tutan bir kişi olarak şunu açık bir şekilde ifade etmeliyim: Cumhurbaşkanlığı sistemi, Türkiye’de verimlilik dönemini başlatacaktır. İçeride güçlü ve dirayetli bir yönetimi tesis eden Türkiye, dışarıda da yeni başlangıçlar için ihtiyaç duyduğu kuvvete sahip olacaktır. Çünkü bu sistemde herkes kendi işini yapacak: Cumhurbaşkanı yetkisini kimseyle paylaşmadan ülkeyi yönetecek, milletvekilleri ‘Acaba bakan olabilir miyim?’ beklentisi içinde olmadan yasama görevini yerine getirecek, dışarıdan atanan bakanlar da yürütmeyi sağlayacaktır. Daha da önemlisi; millet ile onun kendisini yönetmesi için seçtiği yöneticiler arasında ara-kurumlar oluşmayacaktır. İş dünyası olarak bizim için en önemli husus ise, Türkiye’de koalisyonlar döneminin bir daha geri gelmemek üzere kapanmasıdır. Ekonomik gelişmenin önündeki en önemli engel olan siyasi istikrarsızlık devrinin sona erdiren bu sistem, Türkiye için yepyeni ufukları açacaktır” dedi.
Zor Bir Dönemden Geçiyoruz
İstanbul Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kopuz, Şubat ayı Meclis toplantısında yaptığı konuşmada güncel sorunlarla ilgili değerlendirmelerde de bulundu. “Türkiye Ekonomi Şurası”nda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından yapılan istihdam çağrısının çok önemli olduğuna inandığını vurgulayan Kopuz, “Biz İstanbul Ticaret Borsası olarak bu çağrıya gönülden evet diyoruz. Her zaman söylediğim gibi bizler daha çok çalışarak, daha çok üreterek ülkemizi savunuyoruz, biz bu ülkenin silahsız kuvvetleriyiz, büyük Türkiye’nin teminatıyız” dedi.
Türkiye’nin zor bir dönemden geçtiğini söyleyen Başkan Ali Kopuz, “Ülkemizin her alanda saldırı altında olduğu, bir yandan terör diğer yandan ekonomik tetikçiler ve uluslararası derecelendirme kuruluşlarının saldırıları sürerken bizlere düşen bu ülkenin selameti için sadece elimizi taşın altına koymak değil tüm varlığımızı koymaktır” şeklinde konuştu.
İstihdam Seferberliği
2016 yılında TOBB ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı arasında “Mesleki Eğitim ve İstihdam Seferberliği Protokolü” imzalandığını hatırlatan İSTİB Başkanı Ali Kopuz, protokol kapsamında piyasanın talep ettiği niteliklerde işgücü temin edilmesi amacıyla altyapı oluşturulduğunu ve İstanbul Ticaret Borsası’nın da bu çalışmalara aktif olarak katkı verdiğini belirterek şöyle konuştu: “İstihdam destekleri ile ilgili herhangi bir talebiniz olur ise Borsamıza başvurmanız yeterli olacaktır... Konusunda uzman personelimiz, destekler hakkında bilgilendirilmeniz ve desteklere ulaşmanız konusunda sizlere yardımcı olacaktır.
İstihdam konusunda hangi desteklerden yararlanabilirim derseniz “İşbaşı Eğitim Programı” var. Bu teşvikten en az iki çalışanı olan işletmeler faydalanıyor. Çalıştıracağınız kişiye 160 iş günü işyerinizde eğitim veriyor işi öğretiyorsunuz cebinizden bir kuruş para çıkmıyor. Eğitime katılan işçi ise İŞKUR’dan günlük 50 TL alıyor.
Bu eğitim tamamlandıktan sonra eğer bu kişiyi işe alırsanız bu işe aldığınız işçiler için 2017 yılı sonuna kadar hiçbir vergi ve sigorta pirimi ödemeyeceksiniz. 2018 yılından itibaren ise işveren sigorta primi ödemiyorsunuz. Bu destek işçinin işe alım tarihinden itibaren İmalat sanayii sektöründe iseniz 42 diğer sektörlerde iseniz 30 aylık süreyi kapsıyor.
Ayrıca sizlerden talep gelmesi halinde “Mesleki Yeterlilik Belgesi” olmayan çalışanlarınıza yönelik olarak protokol kapsamında kurs düzenleyebiliriz. Bu konuda daha geniş bilgi almak isterseniz Araştırma ve Proje Şubemize başvurabilirsiniz.”
TOBB Nefes Kredisi
İstanbul Ticaret Borsası’nın üyelerine destek olmak için çalışmalarını her zaman sürdürdüğünü belirten Kopuz, “TOBB Nefes Kredisi” kapsamında üyelerimize yönelik olarak açtığımız 9,9 faiz oranıyla verilen kredi bugün itibariyle 6 buçuk milyon TL’ye ulaştı. Borsamıza ayrılan limit doldu. Daha çok üyemizin bu düşük faizli kredi imkânından yararlanmasını sağlamak üzere Yönetim Kurulu olarak karar aldık ve haftaya 20 milyon TL daha üyelerimiz için kredi açmış olacağız. Talep eden üyelerimiz en çok 150 bin TL olmak üzere bu krediye başvurabilirler. Nefes Kredisinin, KOBİ’lerimize uygun kaynak sağlamanın yanında, diğer bankaları da düşük faizli krediler açmaya teşvik etmesini umuyorum” dedi.
Cazibe Merkezleri Projesi
Konuşmasında Başbakan Binali Yıldırım tarafından lansmanı yapılan Cazibe Merkezleri Projesi’ne de değinen Ali Kopuz, Doğu ve Güneydoğudaki 23 ilimizde “Cazibe merkezleri” kurulacağını hatırlatarak, şunları söyledi: “Gerçekten yatırım yapmak isteyene birçok alanda devlet desteği veriliyor. Hem üretim hem de hizmet sektörüne destekler var. Cazibe merkezleri kapsamında yatırım yapmak isteyene yer ve sıfır faizli yatırım kredisi verilecek.
Doğu ve güneydoğuda 19 milyar 600 milyon TL’lik yatırım hedeflenirken, az evvel bahsettiğim istihdam seferberliği noktasında yaklaşık 112 bin kişiye de istihdam sağlaması bekleniyor. Bu programın özellikle terörün yıprattığı illerimizde uygulanacak olması önemlidir. Doğunun kalkınması, Türkiye’nin de kalkınması demektir.”
Türk Akımı Doğal Gaz Boru Hattı Projesi
Rusya ile aramızdaki buzlar erimesi sonrası imzalanan ‘Türk Akımı Doğal Gaz Boru Hattı Projesi’ni Rusya Devlet Başkanı Viladimir Putin’in onayladığını hatırlatan Başkan Kopuz, projenin önemine dikkat çekti. Kopuz, “Proje kapsamında, 15.75 milyar metreküp kapasiteye sahip iki boru hattı inşa edilmesi planlanıyor. Bu boru hatlarından biri ile Türkiye'ye, ikincisiyle Avrupa'ya doğalgaz ulaştırılacak. Trakya'dan Türkiye topraklarına girecek hattın kara bölümündeki uzunluğu da 260 kilometre olacak. Projenin 19 milyar dolara mal olması bekleniyor. Bu proje hem ekonomimize hem de bölgesindeki gücüne güç katacak bir proje olacaktır” dedi.
Döviz Manipülasyonuna İzin Yok
Döviz fiyatlarındaki spekülatif hareketler Merkez Bankası’nın faiz koridorunun üst bandını %9.25'e, geç likidite borç verme faizini de %11'e yükseltmesine de değinen İSTİB Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kopuz, “Merkez Bankamız piyasadaki likiditeyi kıstı ve faizleri de bir miktar yükseltti. Merkez Bankası bu kararı ile 2017 yılında en önemli önceliklerinden birinin büyüme olacağını ve ucuz Türk Lirası ile döviz manipülasyonuna izin vermeyeceğini de göstermiş oldu” şeklinde konuştu.
Büyümeyi Destekleyici Adımlar Atılıyor
Para politikası ile eş güdümlü bir maliye politikası uygulayarak, makro ihtiyati tedbirler ve yapısal reformlar ile büyümeyi destekleyici adımlar atılması gerektiğine inandığını belirten Ali Kopuz, Hükümetin iç talebi canlandırmak için hamlelerinin sürdüğünü söyledi. Kopuz şöyle konuştu:
“Bildiğiniz gibi daha önce talebi canlandırmak için “Emlak Konut” öncülüğünde uzun vadeli ve düşük faizli konut satış kampanyası başlatılmıştı. Şimdi de yapılan vergi indirimiyle konut fiyatlarında yüzde 10 dolayında bir ucuzluk sağlanabilecek. Beyaz eşyada ÖTV sıfırlandı. Mobilyalarda ise KDV indirimine gidildi. Şahsen ekonomimizin canlandırılması adına bu indirimlere olumlu bakıyorum. İstanbul Ticaret Borsası olarak birebir sorumluluk alanımız olan gıda, yerli üretim payının büyük olduğu bir sektör. Halkımızın en fazla harcama yaptığı gıda ürünlerinde KDV hala yüzde 8 ile yüzde 18 arasında. Halkımız bu gıda harcamalarını her gün, devamlı yapıyor. Gıda ürünlerinde de vergi indirimine gidilmesi ekonomimizin canlanmasına katkıda bulunacaktır. İç piyasadaki canlılığı bu şekilde artırabiliriz.”
Varlık Fonu’na Önyargılı Yaklaşılıyor
Bakanlar kurulu kararıyla bazı kamu şirketlerinin hazineye ait hisselerinin Varlık Fonu’na devredildiğini hatırlatan Ali Kopuz, Varlık Fonu’nun nispeten yeni bir kurum olduğunu belirterek, bazı çevrelerin bu kadar önyargılı ve aceleci davranmalarının sebebini anlamadığını ifade etti.
Varlık Fonu’na yapılan hisse devirlerinin, mali piyasaların derinleşmesi için olumlu ve milli bir adım olduğuna inandığını ifade eden Ali Kopuz, şunları söyledi: “İşte geçtiğimiz haftalarda hepimiz dolardaki değişime şahit olduk. Geçen ay mecliste şunu sormuştum: “Bu fiyatlardan dolar alır mısınız?” Peki, kimsenin dolara rağbet göstermediği halde böyle dalgalanmalar neden yaşandı? Çünkü küçük paralarla büyük dalgalar meydana getirdiler. Bu fon, bana göre hem piyasaların derinleşmesine katkı yapacak hem de mega projelerin finansmanında daha sağlıklı adımlar atılmasını sağlayacaktır. Bu vesile ile Türkiye Varlık Fonu Yönetim Kurulu’na seçilen Borsamız Ekonomi Danışmanı Kerem Alkin hocamızı da tebrik ediyorum.”
Türk-Mısır İş Forumu
Türk-Mısır İş Forumu için 35 iş adamıyla birlikte gittiği Kahire izlenimlerini de aktaran Ali Kopuz, “Mısır ile ilişkilerimiz 2013 yılından beri kesintiye uğramış durumdaydı. Bu ziyaret ile iki ülke arasındaki ticari ilişkilerinde yeniden bir canlandırma yolunda atılmış bir adım olarak görüyorum. İnşallah 2012 yılında 5 milyar doların üzerine çıkarak rekor seviyeye ulaşan ticaret hacmimize yeniden ulaşır ve bunu daha da ileriye götürebiliriz” şeklinde konuştu.