İstanbul Ticaret Borsası

               

  • HABERLER
  • İSTİB BAŞKANI KOPUZ "O GECE OLANLARI UNUTMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL"
Başvuru Yapan: Gerçek Kişi

4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu gereğince istediğim bilgi veya belgeler aşağıda belirtilmiştir. Gereğini arz ederim.


T.C. Kimlik No (*)

:     


Ad Soyad (*)

:     


E-Posta (*)

:     


Telefon (*)

:     


Faks (*)

:     


Geri Dönüş Tercihiniz

:    


Adres (*)

:     



İstenilen Bilgi / Belge (*)

:     


(*) Zorunlu alanların doldurulması gerekmektedir.

Başvuru Yapan: Tüzel Kişi

4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu gereğince istediğim bilgi veya belgeler aşağıda belirtilmiştir. Gereğini arz ederim.


T.C. Kimlik No (*)

:     


Ad Soyad (*)

:     


E-Posta (*)

:     


Telefon (*)

:     


Faks (*)

:     


Geri Dönüş Tercihiniz

:    


Adres (*)

:     



İstenilen Bilgi / Belge (*)

:     


(*) Zorunlu alanların doldurulması gerekmektedir.



    İSTİB BAŞKANI KOPUZ "O GECE OLANLARI UNUTMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL"
    (13.07.2017 . 17:31:45) (Okuma: 2466)

    İSTİB Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kopuz, Temmuz ayı Meclis toplantısında yaptığı konuşmasında 15 Temmuz darbe girişimini lanetleyerek, “Bu ülke, tarihi boyunca gördüğü darbelerden bile daha büyük bir ihanet ile karşı karşıya kaldı. Ancak gereken cevabı çok ağır bir şekilde aldılar ve alıyorlar” dedi.

     

    İstanbul Ticaret Borsası Başkanı Ali Kopuz, İSTİB’in Temmuz ayı Meclis toplantısında yaptığı konuşmada 15 Temmuz darbe girişimini lanetledi. Bu sabah Türkiye’nin sivil toplumunu temsil eden; Türkiye-AB Karma İstişare Komitesi Türkiye kanadı olan TÜRK-İŞ, TESK, MEMUR-SEN, HAK-İŞ, TZOB, TİSK, Türkiye KAMU-SEN ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin 81 ilde yaptığı ortak basın toplantısını hatırlatan Kopuz“Önümüzdeki Cumartesi günü Fetö hain darbe girişiminin yıldönümü. Türkiye’nin sivil toplum örgütleri olarak 15 Temmuz’u asla unutmayacağımızı, büyük Türkiye için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğimizi en yüksek seviyede ifade ettik. O gece olanları unutmamız mümkün değil. Bu ülke, tarihi boyunca gördüğü darbelerden bile daha büyük bir ihanet ile karşı karşıya kaldı. Kendi vatandaşlarına tanklarla, helikopterlerle saldıran bu zihniyet utanmadan, milletin evi olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne de saldırdı. Ancak gereken cevabı çok ağır bir şekilde aldılar ve alıyorlar. Milletimizin, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın bir çağrısı ile sokaklara demokrasi aşkıyla koştuğu geceyi unutamayız” dedi.  

     

    “Evde durma zamanı değil. Sokağa çıkıyoruz" dedik

     

    15 Temmuz gecesi İstanbul Ticaret Borsası olarak verdikleri tepkiyi de hatırlatan Ali Kopuz şöyle konuştu: “Hatırlarsanız, o gece ilk tepki veren kuruluşlardan biriydik. “Bu gece Türkiye'nin demokrasi geleneğine kastedilmiştir. Evde durma zamanı değil. Sokağa çıkıyoruz" dedik. Havaalanları girişlerinde, kışla kapılarında, karakol önlerinde milletçe siper olduk. Halk onurunu çiğnetmedi. Tek yürek oldu ve darbenin karşısında dimdik durdu. Cumhurbaşkanımızın “tehlike daha geçmemiştir” sözünü işittikten sonra sabahları işlerimize gidip çalıştık. Ancak her gece sokaklarda demokrasi nöbeti tuttuk. Adeta ikinci bir kurtuluş mücadelesi verdik. O geceyi torunlarımıza ancak gurur ile anlatabiliriz. Benim “kâinat şerefsizi” adını taktığım o hainin ve işbirlikçilerinin oyununun bozulduğu o geceden sonra yaşananlar, ne kadar büyük bir tehlike atlattığımızı daha net bir biçimde ortaya koymuştur. 15 Temmuz’dan sonra yangından mal kaçırır gibi ülkemizin notunu düşürmeye kalkan uluslararası derecelendirme kuruluşlarının art arda yaptığı açıklamalar, darbenin bir de ekonomi ayağı olduğu gerçeğini ortaya koymuştur. Bu yıkım operasyonunda milletimiz ne sokaktaki darbecilere ne de ekonomik tetikçilere geçit vermemiştir.

     

    O günlerde demiştik ki, Türk halkı hain darbecileri nasıl püskürttü ise ekonomimize yönelik bu darbe teşebbüsü de güçlü Türk ekonomisi tarafından da aynı şekilde püskürtülmüştür. Nitekim, bu bir yıl içerisinde bizler iş dünyası olarak kendi üzerimize düşen görevi layığı ile yerine getirdik. Daha çok ürettik. Daha çok çalıştık. Daha çok istihdam sağladık. Büyüme destanımıza devam ettik. 2009'daki bir küresel kriz dönemi hariç son 15 yıldır kesintisiz büyüyoruz. Sadece darbe girişimi yüzünden 3. çeyrekte 1.8’lik bir küçülme meydana gelmiştir. 4. çeyrekte ise ülkemiz adeta kendine gelmiş ve 3.5'lik bir büyüme oranını yakalamıştır. Tüm bu olumsuzluklara rağmen geçtiğimiz yılı da 2.9'luk bir büyüme seviyesinde tamamlamıştır. 2017’nin ilk çeyreğinde ise %5’lik bir büyüme ile başlayarak yine bütün beklentilerin üzerine çıkmayı başardık.

     

    Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu geçtiğimiz Salı günü batık kredi sebebiyle bankada kalan gayrimenkullerin 3 sene sonra sermaye hesabından indirilmesi düzenlemesi kaldırıldı. Bu değişiklikle beraber bankaların sermaye yeterlilik rasyolarında önemli düzeyde artışlar meydana gelecek. Böylece, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu bankalara kredi hacimlerini arttırabilecekleri bir imkan sunmuş oldu.”

     

    Büyümenin sürmesi için bankalara görev düşüyor

     

    Büyümenin sürdürülebilmesi için herkese görev düştüğüne inandığını belirten Başkan Ali Kopuz“Bu noktada buradan bankalara seslenmek istiyorum. Bu büyümenin sürdürülebilmesi için herkes üzerine düşeni fazlasıyla yapmak mecburiyetindedir. KOBİ’lerimizin finansmana erişimini kolaylaştırmamız gerekiyor. Gerek TOBB gerekse İstanbul Ticaret Borsası olarak detaylı çalışmalar yaptık. Türkiye Odalar Borsalar Birliğinin Nefes Kredisi kapsamında üyelerimize yönelik olarak açtığımız 9,9 faiz oranıyla 5 Milyar liralık kredi imkanı sağladık.

     

    Artık, bankaların da makul olmaları gerekiyor. Faizlerin yüksek kalması yatırımları engeller. İşin sonunda, bankalar da kredi alacak yatırımcı bulamazlar” dedi.

     

    Reel sektörün hızlı hareket etmesi gerekiyor

     

    Global ekonomik gelişmelerin olumlu seyrettiğini belirten İSTİB Başkanı Ali Kopuz, bunun iyi değerlendirmesi gerektiğine işaret ederek şunları söyledi: “Eğer takip ettiyseniz görmüşsünüzdür. Büyüme oranları tüm dünyada yükselişe geçti. Bu bizim için daha fazla ticaret, daha fazla ihracat ve daha fazla dış yatırım imkanı anlamına geliyor.

     

    Bu dönemde reel sektörün hızlı hareket etmesi gerekiyor. Bizim hızlı hareket edebilmemiz için ise para lazım. Daha önce söylediğim gibi, ülkemizin büyüme destanını sürdürebilmesi için herkes elini değil gövdesini taşın altına koymak zorundadır.

     

    Dün Ankara’da Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin ev sahipliğinde Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte uluslararası yatırımcılarla istişare toplantısı gerçekleştirdik. 15 Temmuz Hain darbe girişiminin yıldönümünde, dimdik ayakta olan ekonomimizle, Uluslararası yatırımcıları ülkemize daha fazla yatırım yapmaya davet ettik.

     

    Sayın Cumhurbaşkanımızın 15 Temmuz ile gerçekleştirmiş olduğu ilk programın TOBB’da olması Camiamızın 15 Temmuz direnişine olan katkısını göstermiştir.

     

    Sayın cumhurbaşkanımız istihdam seferberliği ile ilgili çalışmalarınızdan dolayı sizlere teşekkür ettiler. Bu konuyu da sizlere buradan iletmek istiyorum.”

     

    Döviz girdimiz yoksa Türk Lirasıyla borçlanmalıyız

     

    Doların maliyetinin artabileceğine dikkat çeken Başkan Kopuz, borçlanma stratejilerini belirlerken dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı: “Daha önce Amerika Merkez Bankası FED’in bu yıl içerisinde kademeli olarak faiz arttıracağını ve bu yüzden doların maliyetinin artabileceğini söylemiştik. Nitekim geçtiğimiz ay FED 25 baz puanlık bir faiz artırımına gitti. Beklentilerimiz FED’in en az bir kez daha faiz artışına gidilebileceği yönünde.

     

    İkinci olarak FED 2022 yılına kadar bilançosunu 1 trilyon 650 milyar dolar küçülteceğini açıkladı. FED’in bilançosu şu anda 4 trilyon 45 milyar dolar. Bu şu anlama geliyor.

     

    2022 yılına kadar doların %35’inden fazlası çekilecek. Bu durum bize yabancı para cinsi borçlanmalara dikkat etmemiz gerektiğini gösteriyor. Hep söylüyoruz eğer döviz girdimiz yoksa Türk Lirasıyla borçlanmamız gerekiyor. Yoksa kazandığımız kârımız doğrudan döviz kuruna gidiyor.”

     

    Avrupa Parlamentosunun skandal kararı

     

    Avrupa Parlamentosunun geçtiğimiz hafta müzakerelerin askıya almasını tavsiye eden bir karar aldığını hatırlatan Ali Kopuz, “Bu karar en hafif tabiriyle skandaldır” dedi. Kopuz şöyle konuştu: “Bu tavsiye kararı, Türk İş Dünyasını hayal kırıklığına uğratmıştır. Ülkemiz, Avrupa’nın en büyük 6. ekonomisidir. Avrupa Birliği’nin ise en çok ithalat yaptığı 5. ülkedir. Aynı zamanda AB’nin 4. büyük ihracat pazarıdır. Türkiye’nin de en büyük ihracat pazarı AB’dir.

     

    Şunu tekrar tekrar vurgulamak istiyorum: Dünyanın geldiği noktada Avrupa Birliği, Türkiye için ne tek seçenektir ne de vazgeçilmezdir. Türkiye'yi dışlayan bir Avrupa Birliği, bunun sonuçlarına da katlanmak durumundadır. Bu yüzden Avrupa Birliği ile ilintili tüm kurumların şapkasını önüne koyup düşünme zamanı geldi de geçmektedir.”





Etkinlik Takvimi
İstek, öneri, memnuniyet ve şikayetlerinizi belirtiniz.
Sektörel Sorun ve Çözüm Önerileri



Dijital Tarım Pazarı'na (DİTAP) nasıl üye olunur?